31 Ağustos 2010 Salı

Tereciye Tere Satmak

0 yorum



Bir ekoldür Yunan basketbolu yıllardır varolan ve belki de birçok takım tarafından benimsenmek istenen... Sert savunmaya, çabuk adımlarla fast break hucümuna, zor anlarda sakin kalmaya ve kritik şutları yüzdeli sokmaya dayanan bir sistemdir. Yıllardır Türk Milli Takımı'nın Yunanlara karşı galibiyet alamaması, bunun bir sonucudur belki de... Türklerin heyecanlı, hırslı, çabuk ateşlenen karakteri, Yunanların soğuk kanlı anlayışıyla hep ters düser çünkü...


Ama bu akşam Ankara Arena'daki 10.000 biletli seyirci ve tabii ki ekran başındaki milyonlarca insan, Türklerin soğuk kanlı, işini bilerek yapan, kendine güvenen ve bir saniye bile geri adım atmayan oyun anlayışına sahne oldu. Maçtan hiç kopmayan, konsantrasyonu bir saniye olsun eksilmeyen "Dev Yürekler", Yunanları kendi silahıyla vurdu, hem de uzun yıllar akıllarda kalacak bu basketbol dersiyle... Daha önceki maçlarda ilk dakikalarda zorlanan, ancak maça ısındıkça ritmini artıran 12 Dev Adam, bu akşam hava atışıyla beraber başladı o mükemmel temposuna. Yunanların tüm silahlarını teker teker durdurduğu yetmezmiş gibi, hucümda da kendi standartlarını aşarak adeta antreman rahatlığıyla şut attı Ersan ve saz arkadaşları. Bire bir savunmada hiçbir oyuncumuza çare bulamayan Yunanistan, kendi oyuncularınınsa özellikle kısalarımız tarafından etkisiz hale getirilmesine karşı koyamadı. Yıllardır en çok çektiğimiz oyuncuların başında gelen Spanoulis'in 5 sayıda kalması her şeyi anlatıyor aslında...


Evet, bu gece tereciye tere sattı Devler... Hem de kusursuz hucümunu, kusursuz alan savunmasıyla birleştirerek. Yıllardır 1-3-1 alan savunmasından vazgeçmeyen ve en büyük silahı olarak bu dizilişi gören Tanjevic, belki de yeminini bozarak 2-1-2 alan savunmasıyla Yunan'ı denize dökmeyi başardı. Bu hamlesiyle de bu takımın başında olmayı ne kadar hakkettiğini ispatladı belki de "Yaşlı Kurt". Tabii ki Ersan'a da ayrı bir parantez açmamız lazım. 6'da 6 üçlük isabetiyle kusursuzca savaşan ve neden NBA'de olduğunu anlatırcasına mükemmel bir oyun sergileyen Ersan, bu takımın hucümdaki lideri olduğunu bir kez daha ispatlamış oldu. Ama biliyoruz ki bu daha sadece bir başlangıç...


Tebrikler 12 Cesur Yürek... Tebrikler Türkiye... Asıl oyun şimdi başlıyor...


İşte istatistikler...



TÜRKİYE (76): Sinan Güler (1 ribaund- 1 asist), Ömer Onan 6 (2 asist), Ersan İlyasova 26 (5 ribaund), Semih Erden 10 (2 ribaund- 1 asist), Kerem Tunçeri 7 (3 ribaund- 4 asist), Oğuz Savaş 2 (1 asist), Kerem Gönlüm (8 ribaund- 1 asist), Ender Arslan 5 (1 ribaund- 4 asist), Ömer Aşık 12 (6 ribaund), Hidayet Türkoğlu 8 (6 ribaund- 3 asist)




Yunanistan'a İlyasova Çıkarması!

5 yorum



12 Dev Adam, 30 Agustos sonrası 3'te 3 hedefiyle cıktıgı Yunanıstan macında galıbıyetı aldı! Maca hakem hataları ve Yunan baskısı damgasını vururken, olaganustu performansıyla Ersan Ilyasova macın en ıyısıydı.


Arkadaslarından ve seyırcıden de tam not alan 23 yasındakı buyuk yetenek Ilyasova, macı galıbıyete goturen ısımlerın en basında geldı. Tam yerinde paslarla yetenegını bulusturarak, 6sı 3luk tam 26 sayı attı. Takım arkadası Ender Arslan bu yetenegı ve sonucu su sozlerıyle destekledı: "Ersan Turkıye'nın ve mıllı takımın sahıp olabılecegı en ıyı oyunculardan bırı. Ona sahıp oldugumuz ıcın cok sanslıyız. Ersan'ı cok tebrık edıyorum. Gercekten bızı basarıya goturen sayılarına ve ona daha da cok ıhtıyacımız olacak. Yolu yarıladık, bu galıbıyetlerle basarıya gıtmek ıstıyoruz."


Ender'in de soyledıgı gıbı henuz yolun yarısı fakat 3te 3luk bır serı gercekten cok onemlı. Sımdı gerıye sadece bıtmeyen seyırcı destegıyle basarıya kılıtlenmek kaldı. Yuru be 12 Dev Adam!

Atletico Madrid'den Arda'ya resmi teklif!

1 yorum
Resmi büyütmek için tıklayın
Galatasaray resmi sitesinde açıklanan bilgide,Atletico Madrid'in Arda'yı kadrosuna katmak için kulübümüze 3 taksitle 11 milyon euro teklif ettiği,kulübümüzün bu öneriyi reddettiği bildirildi.

Açıkcası ben yönetimin para verilince herkesi yollayabileceğini düşünüyordum fakat öyle olmadı,iyi de oldu.. Arda Turan bu sezon yeni stadda oynamadan giderse,ondan çok ben üzülürdüm,nitekim bizimde bu sezon ona çok ihtiyacımız olacak..

Roller mi değişti ne?

0 yorum

Milan önce İbra'yı,şimdide Robinho'yu kattı kadrosuna.. Sanki biz büyük kulübüz bakın yaptığımız transferlere dercesine oyuncu alıyorlar. Fakat anlamadığım bir nokta var,Boriello,Huntelaar ve Pato ne olacak öyle ise?

Bu kadar forvet arasına bir de Ronaldinho'yu koyacak olursak,nasıl bir rotasyon uygulanacak açıkcası fikir üretmek çok zor. Ki bu oyuncuların ikisi,megalomanlıklarıyla ünlü İbrahimovic ve Robinho olursa..Milan dengeyi nasıl sağlayacak hiç bir fikrim yok açıkcası,benim favorim Mourinho'suz da olsa yine İnter olacak..

İnsua formayı sırtına geçirdi

0 yorum

Son Aslan İnsua,formayı GStvde çktığı programda giydi..

Başarılar Emiliano İnsua

Resmi Açıklama!

0 yorum


Beklediğimiz an nihayet geldi!İnsUA ve Misimovic 'resmen' Galatasaray'da!

Sola yeni Tangocu;Emiliano İnsua

0 yorum


Emiliano Adrián Insúa Zapata.. Liverpool'un genç Arjantinli oyuncusu kiralık olarak artık Galatasaray'da. Arjantin'de gelecek vaadeden isimlerden birisi olarak gösterilen genç oyuncu savunmanın solunda forma giyiyor. Insua kiralık olarak 2010-2011 sezonunda Galatasaray formasını giyecek.

7 Ocak 1989, Buenos Aires doğumlu genç savunmacı. Bir futbolcu fabrikası olan Arjantin'den savunmacı çıkmaz mantığını çürüten bir oyuncu. Kariyerine Boca Juniors altyapısında başladı. Her Arjantinli genç oyuncu için bir rüya olan sarı-lacivertli takımın altyapısında eğitimini alan Insua, 2006 sezonunun başında A takıma yükseldi. Arjantin'de hemen hemen tüm kademelerde ulusal takım formasını giyen genç oyuncu Boca'da ki ilk A takım tecrübesinde herhangi bir maçta forma giyemedi. 2007 yılının Ocak ayında 100 bin euro karşılığında İngiliz temsilcisi Liverpool'a transfer olan genç oyuncu yeni bir maceraya genç yaşta adım atmış oldu..
Liverpool'da geçireceği üçüncü sezonu Insua adına iyiye işaretti. 2008-2009 sezonunda daha fazla forma şansı bulan Arjantinli savunma oyuncusu sezon ligde 10, kupalarda toplam 3 maçta Liverpool formasını sırtına geçirmeyi başardı. Geçmiş iki yıla oranla çok daha iyi ve verimli bir sezon geçiren Insua aynı zamanda ilk kez ulusa takıma çağrılmıştı. Ve asıl patlamayı genç oyuncu geçtiğimiz yıl yaptı. Rafa Benitez'in tam anlamıyla değişmez adamlarından birisi olan genç Arjantinli savunmanın sol tarafını adeta parselledi. Ligde 31 maçta forma giyen Insua, Şampiyonlar Ligi'nde 6, UEFA'da 4, FA Cup'ta 2, Lig Kupası'nda 1 maç olmak üzere sezonu toplam 44 resmi maç ile tamamladı. 44 resmi maçta savunmanın sol tarafında forma giyen Arjantinli oyuncu yalnızca bir gol atabildi ki, o golde Lig Kupası'nda Arsenal'e karşı mükemmel ötesi bir goldü. 1 golün yanı sıra yaptığı 5 asistle de dikkatleri üzerine çeken genç oyuncu 43 maça ilk 11'de çıktı, 40 maçta 90 dakika forma giydi. Tam bir istikrar abidesi olan ve tabir-i caizse tırnaklarıyla kazıyarak bugünlere gelen Insua bu sezon herhangi bir karşılaşmada görev alamadı.
Arjantinli savunma oyuncusunun sol ayağı inanılmaz etkili. Ayrıca son derece çevik ve süratli olan Insua'nın en büyük özelliklerinden birisi de savunmadan sık sık bindirmelere gelmesi. İstatistiksel olarak ta son derece istikrarlı ve verimli bir isim İnsua.
Insua kelimenin tam anlamıyla Rijkaard'ın istediği, aradığı bir savunmacı bek. Daha doğrusu hücumcu bir bek olarak onu görebiliriz. Sık sık sol çizgiden bindirmeler yapacak, içeriye kat edecek ve her an uzaktan sert şutlar atabilecek bir oyuncu. Savaşçı, mücadeleci ve agresif futbolunun yanı sıra ofansif bir savunmacı bek olması da onu takımda etkili bir isim haline getiriyor. Açıklamalarına baktığımız zaman Insua tekrardan kendisini göstermeye, oynamaya geliyor. Bir yıllık kiralık olarak gelmesi belki kafamızda bir çok soru işaretini de beraberinde getirebilir. Fakat inanılmaz önemli bir detayda burada bulunuyor. Insua'nın sözleşmesi gelecek sezon (2012) bitiyor. Yani oyuncuyu burada memnun ederseniz ve düzenli olarak forma şansı verirseniz bir sene sonra çok cüzi bir miktara sözleşme imzalatabilirsiniz. Satın alma opsiyonu olarak sözleşmesinde 4 milyon euro yazıyor. Mayıs sonuna kadar bu bedel karşılığında Insua'yı renklerimize katabiliriz. Liverpool takımı Insua'yı gözden çıkarttı. Çünkü Premierlig'de 25 oyuncunun 7'si İngiltere'de yetişmiş olmalı zorunluluğu bulunuyor. Bu konuda en sıkıntılı takım ise Liverpool. Böylesine bir avantaj ve şansla birlikte gelen bir Insua, gelecek sezon için müthiş bir derecede işimize yarayacak, hatta bu sezon içerisinde kendisinden maksimum verim sağlanacak, savunmada bir çok alternatif ve rotasyon üretmemize neden olacak. Arjantinli genç oyuncuya hoşgeldin diyor ve Galatasaray forması altında üstün başarılar diliyoruz. Birde unutmadan eklemekte fayda var. Geçen sezon İngiltere sınırları içerisinde yaklaşık 35 maç oynamış bir oyuncunun ne sertlikten nede mücadeleden kaçmayacağını eklemek gerekiyor. Tam tersi, sol tarafı otobana çevirir. Bizden söylemesi.. Hoşgeldin Insua.

Maestro;Zvjezdan Misimovic

0 yorum

Misimovic,belkide Wolfsburg tarihini yeniden yazan futbolcu. Dzeko ile birlikte Almanya'nın Gençlerbirliği olan Wolfsburg'u Bundesliga şampiyonu yapmayı başaran Misimovic,açıkcası Galatasaray'a nasıl geldi hala aklım almıyor desem doğru olur..Böyle bir adamı biz nasıl aldık,Wolfsburg nasıl bıraktı anlamak zor..

Misimovic,şutlarıyla öne çıkan,tekniği yüksek,milimetrik bir pasör ve her oyuncunun yanında isteyeceği bir isim.Eğer performansını gerçekten sergilerse,bu ligde neler neler yapabileceği tartışılmaz.Galatasaray'ın yaklaşık 4-5 senedir frikikten golü olmadığını göze alırsak,Misimovic bu boşluğu doldurmasıyla birlikte,kornerlerdede çok etkili bir ayak açıkcası.Galatasaray'ın belkide Hagi'den sonra oluşan o büyük boşluğunu doldurabilecek bi oyuncu..
Yani kısaca şöyle diyebiliriz;Maç sıkışmış,dakika 70. 0-0 gidiyor ve bir bakıyorsunuz Misimovic 30 metreden şutunu çekmiş ve Galatasaray maçı kazanmış.. Öyle bir adam aldık biz aslında,yani işler ters giderken tamamen herşeyi bir anda lehimize çevirecek bir futbolcu Misimovic.

Ama ben bu transfere en çok sevinecek ismin Milan Baros olduğuna adım gibi eminim! Baros böyle bir oyuncunun önünde oynamaktan başka ne isteyebilirki? Ben bu sezon Baros'un gol kralı olacağına inanıyorum bu transferden sonra..

Lig maçlarıda bir ayrı güzel olacak artık,her maçta gözümüz Misimovici arayacak.Top onun ayağına gelince taraftar heyecanlanacak,frikik atarken ayağa kalkacak,kornerlerde umutlanacak.. Evet şaka yapmıyorum,Galatasaray taraftarı frikik ve kornerlerde heyecanlanacak. Düşünün artık Misimovic böyle bir oyuncu işte..Kısacası Galatasaray,iyi değil çok iyi hatta çok çok iyi bir transfer yaptı.Gerçekten yönetimi tebrik etmek lazım..

Çok uzattım galiba bitiriyorum; Galatasaray'ın gerçekten ihtiyacı olan bir mevkiye,gerçekten iyi bir oyuncu aldı,bunu da Adnan Sezgin'in yapmış olması hepimizi şaşırttı açıkcası..

Emiliano İnsua Galatasaray'da

0 yorum
resmi büyütmek için tıklayın..
Sanırım bu resim işin ciddiyetini anlatır..

'Devamlılık sağlamak için İstanbul yolundayım, umarım herşey iyi gider!'

30 Ağustos 2010 Pazartesi

Ali Sami Yen

0 yorum
Hatırlar mısın? Hani yabancı takımın başkanları olası bir türkiye ziyaretlerinde Samiyen'e gitmiyoruz ki caanım derken, ve hani Maldini'nin o özdeyişi ' 25 ...bin kişi ' olamaz lan inanmam hacı demesi..
Arkadan abi şutu kim vurdu ya derken şak diye Elano Elano dediğimiz, akabinde çekirdeklerin avuçtan avuca döküldüğü... Sırtta hep çanta.. Samiyen hep gidilen, o hep uzakta biz hep müştak ve hep bi bilet kuyruğu, ah o eziyet, ah o maç önü tezahüratları, ah o zaferler, ah o Prekaziler, kah Hagi'ler kah Bülent'ler.
Hani o maç çıkışı halk otobüslerinin önünden geçmesi stadın, yolcuların bize bakmaları, bizim köfte ekmek telaşımız. Ulan be. Cok iyi günlerimiz oldu. Sen kötüyken de ordaydık, en ağır hastamız da olsan en büyük aşığındık. Evimizin ışığıydın, kapatamazdık. Bu aşkın bitmesi için orta asyadan göçmemiz gerekirdi. Göçemezdik. Hem taraftarın hem de koca galatasaray'ın evi oldun. Bir avuç bazen. Ama hep içten. Yeri gelir haddini aşan, yeri gelir taşı gediğine oturtan.
89'da 1-2'yken skor, dönüyorsa şayet 3-2'ye bil ki senin kudretindendir. Sen dediğim mabed, sen dediğim futbolcu & hoca, ve aslında sen dediğim GALATASARAY
Doğu'nun bağrından kopan en güzel şeysin be Cimbom'um, şu saatte bile aklıma düşmenin nasıl bir nedeni olabilir kalp'ten başka?..
Yenilsen de yensen de değil, yenilsek de yensek de. Siz 11 kişisiniz ama arkanız daha var. Biz burdayız, sayımız fazla olmasa da sevgisi kocaman olanların hikayesinin anlatılığı, umudun ve inancın yüz bulduğu yerde, Mecidiyeköy'de; ALi SAMi YEN'de!

'Ter' idmanı

0 yorum

Daha dün gece,Galatasaray'ın Eskişehir'e mağlup olacağından adım gibi emin olduğumu düşünüyordum,ama bu sabah yukardaki resmi gördüm. Ve başlık ter idmanıydı. İnanırmısınız bilmem,ancak bu resmi gördükten sonra ben,biz bu maçı kazanacağımıza gerçekten inandım,ve öyle oldu..

İnanmamın sebebi ise;Bu takım isterse herşeyi yapıyor,resimdede görüyoruz,sanki 'ruh' geri dönüyor...

29 Ağustos 2010 Pazar

Soğuk Savaş Türklerin!

0 yorum

12 Dev Adam Dünya Şampiyonası'nın ikinci gününde Rusya'yı da devirerek 2'de 2 yaptı ve grup liderini belirleyecek Yunan maçı öncesi moral buldu. Rusya'nın sert savunması karşısında özellikle ilk yarıda zorlananan Millilerimiz, alan savunmasını neredeyse kusursuz uygulayarak Fildişi'nden sonra Rusları da hucümda etkisiz kıldı ve kısır geçen maçta gülen tarafı olmayı başardı.


Savunmamızı üst düzeye çıkardığımızda ve takım savunmasıyla rakibi sınırlandırdığımızda, hucümumuzun da aynı oranda çıkışa geçtiğini bu maçta bir kez daha gördük. Sert savunmanın ardından gelen fast break organizasyonlarının, 12 Dev Adam'ın en büyük silahı olduğu aşikâr. Hido'nun da yavaş yavaş kendine gelmesi ve takıma uyum sağlayarak doğru işleri yapmaya başlamasıyla Millilerimiz ikinci silahını da sonunda buldu. Umarız salı günü, bu iki silahımızı da sahaya yansıtır ve hakemlerin büyük desteğini arkasına alarak iki maçını da zar zor kazanan Yunanlıları'ı denize dökeriz. Hem de böyle anlamlı bir günün ardından... İyi şanslar 12 Dev Adam... Zafer Bayramı kutlu olsun...


İşte istatistikler...

Sinan 3, Ömer Onan 3, Ersan 10, Semih 9, Kerem Tunçeri 5, Kerem Gönlüm 2, Ender 9, Ömer Aşık 10, Hidayet 14

Siz rahat uyuyor musunuz?

0 yorum

Yap ortaya bi 'karışık'

0 yorum

Galatasaray'da transferin son günlerinde ortalık iyice kızışmaya başladı. Son kalan günlerde artık yukarıdaki dörtlüden hangisi gelecek inanın kestirmek, önceden bilmek çok zor. Misimovic transferinde ilerleme kaydeden Galatasaray aynı zamanda Ibricic transferinde de girişimlerini sürdürüyor. Herkes birşeyler söylüyor fakat tam anlamıyla ortada bir bilgi karışıklığı var. Hiç birşeyin üzeri net değil, birşey diyorsunuz hemen arkasından başka birşey oluyor. Transfer döneminin son günlerinde böylesine hareketli bir dönemde şu oyuncu geldi, bu oyuncu gitti gibi kesin ifadeler kullanmak haliyle yanlış oğlu yanlış oluyor.

Evet, transferin bitimine 2-3 gün var. TFF'nin vermesi muhtemel ekstra bir iki gün daha var. Yani maksimum 4-5 gün var önümüzde ve görüşmeler hala devam ediyor. Misimovic'in alternatifi Ibricic, Annan'ın alternatifi Emana. Artık son günlerde hangisi gelecek, kiminle şartlar ve durum neler olacak orasını hepimiz göreceğiz. Bu transferlerin yanı sıra birde Rijkaard'ın ısrarla 'son gün dahi olsa bir savunma oyuncusu alalım' isteği bulunuyor ki; savunmada alınması istenen oyuncunun adı bile yok. Eğer o transfer olursa birisini tutup getirecekler, hepimiz o anda öğreneceğiz.

Aslında tüm isimler ile görüşmeler birbirleri ile bağlantılı oldu. Misimovic için 15 gün evel Alman takımının kapısını çalan takımımıza cevap olumsuzdu. Sonrasında haliyle alternatiflere yönelme gerçekleşti ve Shakthar'ın ofansif ortasaha oyuncusu Jadson'a teklif gitti. Lucescu tarafından veto edilen teklif sonrasında sırada Hajduk'un 24 yaşındaki oyuncusu Ibricic vardı. Ibricic için 10 milyon euro civarında bir para istendi ki bu aşırı fazlaydı. Diego ile sözleşme imzalayan Wolfsburg'a Misimovic için bir teklif daha yapıldı. Schalke 04 ise Misimovic transferini gerçekleştirememiş ve Cluj'dan Deac'ı transfer ederek aradan çekilmişti. Diego'yu renklerine katan Wolfsburg transfere onay verdi. Sonrasında diğer alternatifler ile görüşüldü mü, görüşmeler nasıl durumda veya neler görüşüldü, konuşuldu. İnanın şu anda kimse hiçbirşey bilmiyor. Misimovic - Ibricic ikilisinden birisi gelecek, belki de ikisi birden gelecek yada gelmeyecek. Yani tam anlamıyla iki ucu b.klu değnek sendromu görüyoruz.

Real Betis'in defansif ortasaha oyuncusu Achille Emana ile görüşmelere başlanmıştı. Emana gelmeye zaten razıydı, takımı da bırakmaya. Bir takım görüşmeler sonrasında yeşil-beyazlı takım ile bonservis maddelerinde bir takım sorunlar yaşandı. Emana ile görüşürken aynı zamanda Gana'lı ortasaha oyuncusu Anthony Annan ile de görüşüyorduk. Zaten ilk hedef Annan'dı, hem yaşı hemde oyun stili ve tercih sırasında üstte olması nedeniyle. Emana bir nevi hazır, yani son gün aradaki tüm pürüzler giderilecek ve imza attırılacak. Annan'da ise gelişmeler olumlu yönde ilerlendiği söyleniyor. Zaten Rosenborg yapacağı transfer için kaynak arıyor ki, Annan'da gitmeye sıcak bakıyor.

Transfer gibi riskli bir durumda kesin ve net ifadeler kullanmak doğru olmuyor. Bunu en acı şekliyle geçtiğimiz günlerde yaşamıştık. Misimovic transferini Almanya'nın saygın kanalları, isimleri doğruluyor. Türkiye'de de bir çok saygın kuruluş transferi doğruluyor. Wolfsburg genel menajeri Hoeness'in açıklamarı da durumu aydınlatsa da hala bir netlik yok.Fakat ortada bir gerçek var. Bahsi geçen dört oyuncu da Galatasaray'a yarar sağlayabilecek isimler. Hayırlısı olsun hakkımızda diyip, beklemeye çekilelim. Bir son dakika bilgisi alırsak paylaşırız.

28 Ağustos 2010 Cumartesi

Allahım sen bizi bu hale düşürme!

0 yorum

Everton'ın forması 'çingene' pembesi olunca,stad etrafında oluşan görüntüde bu şekilde oluyor ...

Taraftar ne yapsın,tribüne uyum sağlamak lazım..

Dev Buluşma - 1.Gün

0 yorum

Millilerimizin kayıpsız geçtiği şampiyonanın ilk günü, birçok sürprize de sahne oldu. Turnuvanın favorilerinden İspanya, hiç şans verilmeyen Fransa karşısında şok bir malubiyet alırken, grubumuzun güçlü takımları Yunanistan ve Rusya da güçsüz rakipleri karşısında ecel terleri döktü. İlk günün en çok alkış alan olayı ise, tarihinde ilk kez Dünya Şampiyonası'na katılan Ürdün'ün, güçlü Avustralya karşısında verdiği mücadele oldu. ABD, Sırbistan, Brezilya, Slovenya ve Litvanya ise ilk günü zorlanmadan geçen diğer ekipler oldu. İşte ilk günün sonuçları...


Yunanistan 89 - 81 Çin

Yeni Zelanda 79-92 Litvanya

Avustralya 76-75 Ürdün

Tunus 56-80 Slovenya

Rusya 75-66 Porto Riko

Kanada 71-81 Lübnan

Angola 44-94 Sırbistan

ABD 106-78 Hırvatistan

Fildişi Sahili 47-86 Türkiye

Fransa 72-66 İspanya

Almanya 74-78 Arjantin

İran 65-81 Brezilya

Devler Kayıpsız

0 yorum

12 Dev Adam Dünya Şampiyonası ilk maçında Fildişi karşısında çok rahat bir oyun sergileyerek maçtan 39 sayılık bir farkla galip ayrıldı. Antreman maçının ötesine geçemeyen mücadele seviyesi, millilerimiz için avantal mı yoksa dezavantaj mı bunu zaman gösterecek. Önceki turnuvalarda sertlik, mücadele, heyecan ve dişe diş savaşla oyununu ileriye taşıyarak tam bir turnuva takımı olduğunu ispatlayan takımımız, bakalım bu kadar kolay bir maçın ardından aynı konsantrasyonu gösterip zorlu Rusya engelini de aşabilecek mi... İşte bugünün istatistikleri...

Cenk Akyol 2, Sinan Güler 8 (4 ribaund- 4 asist), Barış Ermiş, Ömer Onan 18 (1 asist), Ersan İlyasova 17 (8 ribaund- 3 asist), Semih Erden 6 (4 ribaund- 1 asist), Kerem Tunçeri 9 (2 asist), Oğuz Savaş 4 (2 ribaund- 1 asist), Kerem Gönlüm 6 (7 ribaund- 1 asist), Ender Arslan 2, Ömer Aşık 8 (12 ribaund- 1 asist), Hidayet Türkoğlu 6 (7 ribaund- 7 asist)

Zvjezdan Misimovic Galatasaray'da

0 yorum

Galatasaray,Misimovic transferini nihayet sonlandırdı..
Bu haberi 2 hafta öncede vermiştik fakat aradaki pürüzler giderilmemişti,ancak şuan çok net biçimde söyleyebilirimki,Zvjezdan Misimovic Galatasaray'da..
Bu arada gelen bir bilgide,Emana transferinde sorun çıktığı ve Galatasaray'ın Rosenborg'lu Anthony Annan ile anlaşmak üzerine olduğu yönünde..
Umuyoruz hayırlısı olur...

Süper Kupa Atletico Madrid'in!

0 yorum

Atletico Madrid,dün gece İnter'i devirerek bir zamanlar Galatasaray'ında kazandığı ünvanı almış oldu..

Sanıyorum İnter,Mourinho'yu daha çok arayacak.. Lakin böyle bir mağlubiyet,tarihinde hiç süper kupa almamış bir takım için ağır olsa gerek..

27 Ağustos 2010 Cuma

Yak bi sigara Balta!

0 yorum
Bir zamanlar buz adam Ergün'ün veliahtıydı.. Kendisi için çok umutluydum,Galatasaray'ın sol kanadı emin ellerde,taş gibi bir oyuncumuz var diyordum ama yanılmışım..
Kendisi Ergün Penbe'nin ayakkabısı bile etmez..
Yazık be Balta,hakkaten Balta'ymışsın...

Çıkarın 'parçalı'yı üzerinizden!

0 yorum

O forma size yakışmıyor!

Siz,o formayı hak etmiyorsunuz. Arda Turan,kaptanlığı,Galatasaray'lılığı haketmiyor..

O formayı terletmek herkese nasip olmaz. Formayı alanlarda bırakmamak için ter döker zaten.Değerini bilir,ona göre oynar.. Yüreğiyle ,ruhuyla oynar..

Dün sahada ruhuyla oynayan 3 adam vardı.. Biri Lucas Neill ,biri Milan Baros,diğeride hiç ama hiç beğenmediğim bir oyuncuda olsa sonradan oyuna giren Lorik Cana.. Adamlar canla başla uğraşıyor,hırsından ölüyorlar.. Aydın 90. dakikada golü attığında Baros'un yüzündeki ifade,o hırs kimsede yoktu sahada. Arda Galatasaray'lıyım diye geçiniyor ama Avustralya'lı Kewell ondan daha Galatasaray'lı olmuş haberi yok.. Arda'nın biraz aklını kullanması gerekiyor,Kewell'dan profesyonelliği,Lucas Neill'dan hırsı,Hasan Şaş'tan,Bülent Korkmaz'dan,şu taraftardanda Galatasaray'lılığı öğrenmesi lazım..

O forma size yakışmıyor be adamlar.. Kenarda Hollandalı antrenör,yönetime giydirecek kadar dolup taşmış,ben buradayım,savaşacağım diyor,sen sahada bi tarafını kaldırmıyorsun..

Şu açıklamalardan sonra Rijkaard'a bile güvenmeye başladım artık..

Helal olsun hepinize valla, özelliklede yönetime.. Bu takım bu hale geldiyse,eskisindende kötü duruma düştüyse en büyük pay onlarındır...

Rijkaard'ı bile çileden çıkarmak o kadar kolay olmasa gerek...

26 Ağustos 2010 Perşembe

Cezalar açıklandı;

0 yorum

Sırbistan Basketbol Federasyonu: 20 bin İsviçre Frangı
Nenad Krstic: 3 maç + 45 bin İsviçre Frangı
Miloş Teodosiç: 2 maç

Yunanistan Basketbol Federasyonu: 20 bin İsviçre Frangı
Antonis Fotsis: 2 maç
Sofoklis Schortsianitis: 2 maç

Kaybeden Sırbistan, Türkiye ve ucuz cezalarla geçiştiren FIBA oldu. Sırbistan ilk üç maçında takımın iki temel direğinden yoksun.

Yunanistan-Türkiye maçı üçüncü karşılaşmaya denk geldiği için, Fotsis ve Sofo bizim maçta oynayabilecekler.

Galatasaray kulübünden açıklama;

0 yorum

Zorunlu Açıklama: Mahamadou Diarra

Bugün yayınlanan bazı gazetelerde Real Madrid takımı oyuncusu Mahamadou Diarra'nın Galatasaray'a transfer olacağı yönünde birtakım haberler yayınlanmıştır. Fenerbahçe Spor Kulübü de adı geçen futbolcu ile ilgilenmediğini spor kamuoyuna ve kulübümüze yönelik bir açıklama ile duyurmuştur.

Galatasaray Spor Kulübü olarak Mahamadou Diarra ile ilgilenmediğimizi, bu futbolcuya ilişkin herhangi bir girişimimiz olmadığını spor kamuoyuna ve Fenerbahçe Spor Kulübü'ne duyurmak isteriz.

Galatasaray Spor Kulübü
No comment diyorum sadece:)

Şampiyonlar Ligi'nde gruplar belli oldu...

0 yorum

Bursaspor'un Şampiyonlar Ligi'ndeki rakipleri belli oldu. Bursaspor, klasmanda düşük puana sahip olması nedeniyle kura çekimine 4. ve son torbadan katılarak güçlü takımların rakibi oldu.

Bursaspor'un rakipleri İngiltere'den Manchester United, Mehmet Topal'ın da formasını giydiği Valencia ve İskoçya devi Glasgow Rangers oldu.

A GRUBU
Inter
Werder Bremen
Tottenham Hotspur
Twente


B GRUBU
Lyon
Benfica
Schalke 04
Hapoel Tel Aviv


C GRUBU
Manchester United
Valencia
G.Rangers
Bursaspor


D GRUBU
Barcelona
Panathinaikos
Kopenhag
Rubin Kazan

E GRUBU
Bayern Münih
Roma
Basel
Cluj

F GRUBU
Chelsea
Marsilya
Spartak Moskova
Zilina

G GRUBU
Milan
Real Madrid
Ajax
Auxerre

H GRUBU
Arsenal
S.Donetsk
Braga
Partiza

Semih bir zamanlar gerçekten gençti!

0 yorum

Sharapova'nın Amerika Açık abiyeleri

0 yorum



Yunanlar çıldırdı!

0 yorum

UEFA Avrupa Liginde Dundee United'la rövanş maçına çıkacak olan AEK,rövanşı kendi evi Atina Olimpiyat Stadı’nda oynamayı umuyordu. Ancak aşırı sıcak geçen yaz mevsiminin olumsuz etkilerine stadın sulama sistemindeki arıza da eklenince olimpiyat stadının zemini futbola elverişsiz hale geldi.
Statta incelemeler yapan UEFA yetkilileri ,rövanş maçını Panionios'un stadı Nea Smyrni'ye alınca olanlar oldu.
UEFA'nın bu kararı Panionios taraftarını fazlasıyla kızdırırken, kırmızı lacivertli fanatik taraftarlar AEK'nın Nea Smyrni'de oynamasını engellemek amacıyla bir gece operasyonu yaptı ve kendi statlarının zeminini top oynanamaz hale getirdi.

Bahçivan aletleriyle oyun alanında derin çukurlar açan, kale direklerini yıkan, UEFA aleyhine pankart asan taraftarlar amaçlarına ulaşırken, UEFA karşılaşmayı Olimpiyakos'un stadı Georgios Karaiskakis Stadı’na almak zorunda kaldı. Bununla birlikte UEFA, AEK taraftarının bu kez de Olimpiyakos taraftarıyla çatışmasını engellemek için maça sadece İskoçya'dan gelen 600 dolayında Dundee taraftarının alınacağını açıkladı.

Rondo neden yok?

0 yorum
“Rajon'un yetenekleriyle ilgisi yok, takımın ihtiyaçlarını göz önünde bulundurduk. Uluslararası basketbol NBA'den çok farklı. İyi bir rotasyon yakaladık ve özellikle sahada aynı anda şut atamayan iki oyuncuyu tutmamaya çalışıyoruz. Tabii fiziksel olarak kuvvetli olmamız da lazım.”

Bu sözler Mike Krzyzewski'ye ait. Rajon Rondo'nun takımdan neden kesildiğini açıklıyor kendince. Ancak kafa karıştıran bir açıklama da Jerry Colangelo'dan geldi.

“Rajon bize gelip bazı ailevi sorunlar yüzünden takımdan ayrılmak istediğini söyledi.” diyor Colangelo.

Birbirinden farklı açıklamalar. Bu noktada Rondo'nun İspanya maçından sonra ESPN.com'dan Chris Sheridan'a yaptığı açıklamaları da hatırlamak lazım: “Bu maçta oynamadıysam takımdan kesilmek üzereyim.” Sadece bu bilgilerle, Rondo'nun “Beni kovamazsınız, istifa ediyorum” dediği düşünülebilir. Fakat biraz daha araştırma yapılırsa, durumun daha derin olduğu ortaya çıkıyor.

Rajon Rondo'nun çok sevdiği dayısı iki hafta önce vefat etti ve o zamandan beri RR kendini toparlamışa benzemiyordu. Duygularını paylaşmayı seven bir karakteri yok, ancak sahada bile “Benim ne işim var burada” dercesine bir hali vardı Rondo'nun. Anlaşılabilir bir şekilde Türkiye'ye gelmek istememiş olabilir.

Gerçi vefat öncesinde de çok verimli olduğu söylenemez Rondo'nun. İlk mavi-beyaz maçından beri Amerika'nın en zayıf ismiydi. İsteksiz, saha içinde ne yapacağını bilmeyen ve FIBA basketbolunda takıma çok büyük katkı veremeyecek bir oyuncu görünümündeydi. Bu bile Krzyzewski'nin açıklamalarını anlaşılabilir kılmaz. Kaldı ki RR, her zaman ABD'nin savunmada baskısını başlatacak, sebep olduğu top kayıplarıyla hızlı hücumları yönetecek isim olma görevini üstlenebilirdi.

Her ne kadar kocaman adamlar tarafından milli takım formasını giyilip, büyük bayraklar altında şaşaalı törenlerle icra edilse de, basketbol alt tarafı bir oyun.

Coach K buna göre davranıp zor bir dönem geçiren Rondo'ya karşı biraz daha hoşgörülü yaklaşabilirdi. Böyle bir durumda Rondo'nun teknik eksiklerinden bahsetmek de ne oluyor

25 Ağustos 2010 Çarşamba

Gerrard ve Torres Trabzon'da yok!

0 yorum

Allahım sana geliyorum!
Şaka olsa gerek.. Gerrard ve Torres Avni Aker'de Trabzon'a karşı oynamayacak.

Liverpool'un resmi internet sitesine açıklamalarda bulunan Hodgson, "Gerrard'ın sakatlığı nüksetti ama pazar günü sahada olabilecek. Aynı durum Agger için de geçerli. Pazartesi günkğ maçtan sonra kendisini pek iyi hissetmediğini söyledi. Bu yüzden onu perşembe günü riske etmeyi düşünmüyorum. Maxi Roriguez'in ise mide ve bağırsak problemi var. Bu yüzden o da kadroda yer almayacak" dedi.
Fernando Torres'i de üç maç üste üste oynatmak istemediklerini sözlerine ekleyen teknik adam, "Ona sezon boyunca ihtiyacım olacak. O yüzden bu maçta riske etmek istemiyorum" şeklinde konuştu.
Umuyorum Trabzonspor bu fırsatı değerlendirir ve Trabzon'da bir kez daha tarih yazar...

24 Ağustos 2010 Salı

Hoppaaa! Kewell'da sakatlandı!

0 yorum

Galatasaray iyice kaosa sürükleniyor. Transfer hala yapılmadı. Misimovicle anlaşıldı dendi,olmadı. Dün Emana dendi ,olmayacak gibi görünüyor. Bugünde 2 kötü haber geldi. Kewell ve Elano sakatlandı. E ne olacak Galatasaray şimdi? Kewell Eskişehir deplasmanındada oynamayacak,Elano belirsiz. Eğer bu takım Karpaty 'ye elenirse siz o zaman görün yaygarayı...

Galatasaray'ın eksiği ; 'Ruh'

0 yorum

Takımın en büyük eksiği ruh!
Galatasaray ruhu,Galatasaray aşkı kalmadı takımda. Galatasaray yenilirkende adam gibi yenilmiyor,taraftarına mağlupken bile alkışlatmıyor kendini. Galatasaray 'adam' gibi yenilmiyor artık.
Halbuki Galatasaray bu değildi,Gerets döneminde gelen şampiyonluğun perde arkasında bu vardı,toplanan 83 puanın tamamında 'parçalıdan' akan terlerin izi vardı! Takım kaybetmeyi kabullenmez,yenilmeyi hazmedemez ,yenilince gün yüzü görmezdi .

Bülent Korkmaz,maç kaybettikten sonraki gün odamdan dışarı adım atmazdım derken,şimdi bizim oyuncularımız maçtan sonra gece klüplerine gidiyor. Maçtan sonra yüzler gülmezdi Galatasaray'da,Galatasaray kaybetse bile,'Başarılar gelir geçer,asaletin bize yeter' diye haykırırdı taraftar. Çünkü inanırdı taraftar,takım,yönetim,heyet çabalıyor,'ruh'unu ortaya koyuyor ellerinden fazlası gelmezdi. Ama Galatasaray artık böyle değil,Galatasaray artık Galatasaray'lı değil... İnsan eleştiriler yağdırdığı Hasan Şaş'ı bile özlüyor be arkadaş...Ve düşünün,şuan şu kadroda belkide Galatasaray için en çok istekli oynayan isim allahın Avustralya'sından buralara gelmiş Harry Kewell! Bence düşünmeliyiz biraz..

23 Ağustos 2010 Pazartesi

Rontçu Thierry!

0 yorum
Bizim toplumumuzda geçen 'bacı' kavramı Thierry'de olmasa gerek. Malum en yakın arkadaşlarından Tony Parker'ın yavuklusunu dikizliyor arkadaş...

Hayırdır?

0 yorum

Galatasaray'ın durumu ortada. Ligde 2 maça çıkmış -3 averajı var. Sivasa deplasmanda,Bursa'ya evinde yenilmiş. Bursa maçında saolsun Abdullah Yılmaz'da bizim eski kaleci Leo Franco gibi lenslerini unutunca,yaraya tuz bastı. Volkan Şen topu avuçladı,Yılmaz devam dedi. Fe'n'erasyon işin içinde bizde varız dedi.

Anlatılacak,konuşulacak fazla şey yok çünkü Sivas ve Karpaty maçlarının ardından yazdıklarımdan sonra farklı bir durum yok Galatasaray açısından. Büyük bir kaos ortamı var,takım 3 transfer bekliyor ama transfer dönemi bir hafta içinde bitiyor. 3 ayda takıma oyuncu alamayan Adnan Sezgin,1 hafta 3 tane direk 11 oyuncusunu nasıl getirecek merak konusu...

E ne olacak bu takımın hali? Haftaya Eskişehir deplasmanı var,son 5 maçta sadece bir kez berabere kalabilmişiz,Karpaty maçıda kolay geçmeyecek. Eğer bu iki maçtan istenen sonuçlar alınmazsa,Galatasaray yönetiminden antrenörüne kadar köklü bir değişime gitmeli derim ben...

21 Ağustos 2010 Cumartesi

Radyoda altyazı geçiyormuş...

0 yorum

20 Ağustos 2010 Cuma

Eşşeği saldım çayıra,ne hali varsa görsün...

0 yorum

Galatasaray aynen bu başlıktaki durumda. Takım başı boş bir şekilde sahaya çıkıyor,yönetim deseniz futbolla yakından uzaktan alakası yok ,hala transfer bitmedi açıklamaları geliyor.Eleştirilecek,konuşulacak o kadar şey var ki Galatasaray'da. Anlat anlat bitmez...

Önce yönetimden başlamak istiyorum ben işe,sen hala transferi bitirmemişsin,lig başlamış Sivas'a yenilmişsin bu hafta Bursasporla içerde,daha sonra son 5 maçta bir beraberlik aldığın Eskişehire gidiyorsun. Böyle bir yönetim anlayışı nasıl olur,kimde olur anlamak mümkün değil. Sanki Adnan Polat ve yönetimi Galatasaray'ı batırabildikleri kadar batırmaya çalışıyorlar. Elindeki en efektif oyuncu Keitayı,500 bin euro kar için satıyorlar,hadi Keita'yı sattın,yerini doldur be arkadaş.. Yerine Pino geliyor 2 ay yok. Mehmet Topal'ı satıp Lorik Cana diye bir adam getiriyolarlar. Topal'dan 5 yaş büyük.Ama olurmu öyle şey 500 bin dolar daha kar etti Galatasaray,klüp kesin kurtulur artık. Peki şimdi nerde Lorik Cana? Dün niye oynamadı? Sakat...

Nasıl bir yönetim anlayışı var bu takımda gerçekten anlamış değilim ben. Lig başlamış,UEFA'da ön eleme oynuyorsun,ama sen hala takıma direk ilk 11 de etki edicek oyuncu alacağından bahsediyorsun. Ki bence bu saatten sonra alacakları adamlarda ilk 11 i ne kadar etkiler bilinmez. Transfer döneminin sonuna 10 gün kalmış,sen 5 yabancı sözü vermişsin,daha ikisi gelmiş. E hani nerde bu oyuncular Adnan Polat? Hani Galatasaray'da felaket ortamı boşuna yaratılıyordu?

Gayette doğru aslında,Galatasaray'da inanılmaz felaketler,akıl almaz olaylar yaşanıyor. Ve bunlardan kurtulmanın tek yoluda tepeden tırnağa kadar değişim. Yönetiminden ,Rijkaard'ına kadar değişim gerekiyor.

Rijkaard demişken ona da gelelim.. Ben Frank'i savunanlardandım aslında,adamın elinde oyuncu yok o ne yapsın diyenlerdendim. Ama kardeşim,senin hiç mi futbol bilgin olmaz ya? Hiç mi yararın olmaz bi takıma. Hiç mi etkilemezsin oyuncuyu. Saha kenarına bir bakıyorsunuz,antrenör Rijkaard oturuyor ,Neskeens tercümana bişeyler anlatıyor ayakta.Senin elinde şu geçtiğimiz senede,belkide Galatasaray tarhinin en iyi kadrolarından biri vardı. Sen ne yaptın? 3. olduk,takım geçen sene 5.ydi bu da başarıdır deyip herkesle dalga geçtin. Bu takımı inamotolarla,carruscalarla şampiyon yapan Gerets'leri,Lucescu'ları,Terim'leri unutmuyoruz. Adamın eline birinci kalite malzeme veriyorsun,3. olduk diye seviniyor. Buna tahammül edilemez. Bunun açıklaması olmaz! Sen Galatasaray'ın antrenörüysen,ve o sezon şampiyon olamadıysan başarısızsın demektir...

Birazda oyunculardan söz etmek istiyorum hazır başlamışken. Kaleden başlayacağım.. Aykut Erçetin... Galatasaray'ın,taraftarın belalısı haline geldi Aykut. Neredeyse 10 senedir bu takımda yedek bekliyor ve hiç bir antrenör Aykut'u birinci kaleci olarak denemedi. Ama bizim kıvırcık saçlı zeki antrenörümüz geldi ve sanki maden bulmuş gibi devamlı Aykut'u oynatıyor kalede. Bi kaleci her duran toptan,her kornerden gol yer mi arkadaş? Galatasaray taraftarı her kornerde bu adam yüzünden kahrolmak zorunda değil. Yedek oturan Ufuk,hem Aykut'tan daha genç ,hem çok daha yetenekli ve bundan 3-4 sene önce geleceğin Milli kalecisi olarak gösteriyordu. Ancak saolsun Rijkaard,Ufuk'un kariyerinide bitirmeye çabalıyor..
Defansta aslında yediğimiz goller,tamamen derslik.. İkinci golde Hakan Balta'nın topa yapmaya çalıştığı harekete anlam vermek imkansız,bir şeyler deniyor ama bunu kaleyle arasında bir metre varken yapıyor Hakan Balta,sonucunda gol geliyor. Ali Turan,belkide en çok eleştirilen isim. Performansı eleştiriyi tabiki hak ediyor. Ali yarı sahayı geçtiği an topu kaybediyor,hücumda hiç bir şey yapamıyor ve inanabiliyormusunuz,Galatasaray taraftarı Sabri Sarıoğlu'nu arıyor.

Orta saha deseniz zaten güllük gülistanlık. Yol geçen hanı mübarek,topu alan transit geçiyor bizim orta sahamızdan. Mustafa Sarp ,çabalıyor ama yetenek yok. İki ayağı var,ikiside sağda.. Adamda sol ayak diye bir kavram yok. Ayhan Akman, o da Mustafa gibi aslında,çabalıyor ama elinde değil,olmuyor,beceremiyor...
Bu maçla ilgili değineceğim son iki isim kaldı. Ne Arda ne Serdar Özkan;
Milan Baros ve Harry Kewell.. İki isim belkide bundan daha iyi anlaşamazdı. Bir takımı mağlubiyetten daha iyi kurtaramazlardı. Sadece Milan Baros'un,Galatasaray için neler ifade ettiğni bir kez daha görmüş olduk. Ama sahada öyle bir Kewell vardı ki,sanki 20 lik Kewell geri dönmüş,perişan ediyor sol kanadı,çeviriyor topu içeri,top nasıl olsa işini biliyor sahibine gidiyor,Baros affedermi hiç yolluyor topu gelişine Galatasaray berabere kalıyor. Pardon,Kewell&Baros ikilisi berabere kalıyor Karpaty ile. Siz birde düşünsenize,şu iki adam olmasa ne olurdu halimiz..

Trabzon'un ''Onur'' gecesi!

0 yorum

Trabzonspor... Liverpool'a müthiş bir özgüvenle,müthiş bir istekle,müthiş bir motivasyonla gittiler.. Şenol Hoca her açıklamasında mağlup etmeye geldiklerini,oyuncularına güvenini beyan etti medyaya. Nitekim Trabzonspor beklendiği kadar kötü bir sonuç almadı ve sahada Liverpool'a ezilmedi. Ama Trabzon'da sahada öyle bir isim vardı ki,bu adam için sayfalarca yazı yazılsa azdır. Sadece şu maçta sergilediği performans bile,onun bir Trabzon efsanesi olmasına yetecektir aslında;Onur Kıvrak..

Onur,dün Trabzonu belkide farktan kurtardı. Joe Cole'un penaltısını çıkardı,Kyrgiakos'un kafa vuruşunu akıl almaz biçimde çeldi,ne toplar çıkardı,ne hamleler yaptı.. Kalesinde devleşti adeta Onur. Ve Şenol Hoca'da haklı çıkmış oldu. Geldiği günden beri Onur'un üzerinde duran eski file bekçisi,Onur'daki yeteneği ilk geldiği gün anlamış olsa gerek ki,o zamandan beri sahada Onur var. Ve ne kadar doğru bir seçim olduğunuda sadece Trabzon'a değil,Anfield'da Liverpool'a,Türkiye'ye ve maçı izleyen Avrupalılara göstermiş oldu. Helal olsun sana Onur..

Fenerbahçe zora soktu..

0 yorum

Dün gece üç takımımız Avrupa arenasında boy gösterdi,ve hiç biri istenen performansı sergileyemedi aslında. Galatasaray evinde berabere kaldı,Fenerbahçe deplasmanda mağlup oldu,ancak sadece Trabzonspor'un aldığı sonuç bize burukta olsa bir sevinç yaşattı.

Önce Fenerbahçe'den başlamak istiyorum;

Rakip PAOK,inanılmaz bir taraftar desteğiyle,Selanik'te müthiş bir atmosfer altında maça çıktı Fenerbahçe. Maçın hakimi devamlı değişti. Hani derlerya,top iki kale arasında gidip geldi adeta.Fakat PAOK'un atakları daha netti sanki,daha gollük pozisyonlardı. Fenerbahçe son dakikada turu hem kaybedebilirdi,hemde geri getirebilirdi Mehmet Topuz ile. Ama olmadı,maç 1-0 bitti. 1-0 avantajlı görünen,ama çok fazla dezavantajlı bir skor. Paok eğer Kadıköy'de bir gol bulursa,Fenerbahçe'nin işi çok,ama çok zor olacak.

Birazda Niang'dan bahsetmek gerek aslında,iyi ve kaliteli bir oyuncu olduğu her halinden belli,yeteneklerini mutlaka gösterecektir ve kesinlikle Güiza'dan iyi bir performans sergileyeceği aşikar...

18 Ağustos 2010 Çarşamba

Twitter yıldızları

0 yorum




İki dost yan yana...

0 yorum